- Trafik Kazası Tazminatı
- Tazminat Hesaplama Programları
- Araç Değer Kaybı Hesaplama
- Trafik Kazası Tazminat Hesaplama 2025
- İş Kazası Tazminat Hesapla
- Trafik Kazası Tazminat Hesaplama
- Yaralanmalı Trafik Kazası Tazminatı Hesaplama
- Ölümlü Trafik Kazası Sigorta Tazminatı
- Tren Kazası Tazminatı Hesaplama
- Tazminat Hesaplama
- Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Hesaplama
- İş Kazası Tazminatı
- İşçilik Alacakları
- Tazminat Davası Avukatı
Bilirkişi Raporu Ve İtiraz Yolları
Tazminat davalarında davanın seyrini belirleyen ve ne kadar alacak olduğuyla ilgili hükmü kuranlar konunun uzmanı bilirkişilerdir. Bu noktada mahkeme havuzda bulunan yani adliyeye kayıtlı uzman sertifikalı bilirkişiler atanır. Ve onların bu konu hakkında değerlendirme yapması istenir. Önce bilirkişi raporunun ne olduğuna bakalım.
Bilirkişi Raporu Nedir
Adli durumlarda mütalaa raporu çok defa mahkemelerin yolunu ve yönünü belirlemektedir. Çok defa haberlerden izleriz ve tartışmalara konu olur medyatik haberlerin bilirkişi raporları. Duygu Delen isimli genç kız Ankara’da balkondan düşme ya da atılma sonucunda hayatını kaybetmişti.
Olay mahkemeye intikal ettiği zaman olayın uzmanı olan bilirkişi ataması yapıldı. Merhumun düştüğü nokta ve bina arasındaki mesafe gibi konular değerlendirilerek atıldı mı yoksa kendisi mi düştüğüne yönelik bir değerlendirme yapılmıştı. Tabi bu uzman raporu da mahkemenin seyrini belirlemişti.
Milyon çeşit bilirkişi vardır hepsi de kendi alanıyla ilgili uzman eğitim almış ve bu konuda en az 5 yıl boyunca hizmet vermiş deneyim sahibi alanında ihtisas yapmış kıymetli ve yetişmiş insanlardır. Bu ekibin hazırladığı raporlara mütalaa ismi verilmektedir.
Bilirkişi Raporu Hazırlama
Uzman raporu hazırlama işlemi ilgili uzmanlar tarafından yapılmaktadır. Mahkemenin atadığı uzman bilirkişiler hesaplarına para yatırıldıktan sonra işleme başlarlar. Ellerine ilgili davanın evrakları ulaştığında mütalaa hazırlama süreci de başlamış olur. Her kurumun belli bir süresi vardır. O süre zarfında rapor hazırlanarak ilgili kuruma sunulur.
Bilirkişi Raporu Nasıl Alınır
Yaşadığınız olayla ilgili uzman görüşü almak istiyorsanız, hangi yolu izlediğinize göre değişir alacağınız zaman aralığı. Mahkeme üzerinde devam eden bir davanız var ise dilekçe ile hakimden talepte bulunarak uzman raporu talep edebilirsiniz. Tahkim yolu ile devam ediyorsanız yine başvuru yaparken bunu izah etmeniz ve ilgili dilekçenizde rapor talep etmelisiniz. Yaşadığınız olay henüz savcılık aşamasında ise dosyanın savcısı ile görüşerek uzman raporu talep edebilirsiniz.
Bireysel bir değerlendirme yaptırmak istiyorsanız. Uzman raporu için konunun uzmanlarından ücreti karşılığında mütalaa talep edersiniz. Bu işleri daha çok akademik camia yerine getirmektedir. Üniversitelerin ilgili bölümlerinden mütalaa isteyebilirsiniz.
Bilirkişi Raporu Nereden Alınır
Uzman raporu almak için nereye başvurmak gerektiğini önce tespit etmemiz gerekiyor. Nasıl bir olayla ilgili değerlendirme yaptırmak istiyorsanız ona göre bir yerden uzman raporu almak gerekiyor.
Örnek üzerinden ilerleyelim trafik kazası geçirdiniz ve geçirdiğiniz sıkıntıları belgelendirmek istiyorsunuz. Bedeni hasarınızla ilgili rapor almak için önce bir üniversitenin adli tıp bölümüne ulaşmanız gerekmektedir. Sağlık Bakanlığının listesinde bulunan bir üniversite hastanesinden raporunuzu temin edebilirsiniz.
Bilirkişi Raporu Kaç Günde Çıkar
Bu konu biraz ucu açık muallakta olan bir durumdur. Rapor talep edilen uzman elindeki işe göre talep edilen raporu tanzim ederek ilgili makama sunar. Uzman raporlarına mağdur ya da şikayete konu olan kişi ulaşamaz. Rapor direk elektronik ortam ile mahkemeye, tahkime ya da savcılık makamına ulaştırılır. Ancak şunu söylemekte fayda var. Tahkimde bir yargılama süresi vardır ve mütalaa raporları için de bir süre verilmiştir.
45 gün içinde ilgili bilirkişi raporu hazırlayarak dosyaya göndermelidir. Mahkemelerde ise bir süre sınırı yoktur. Uzman raporunun geciktiğini düşünüyorsanız dilekçe ile mahkemeden işlemlerin hızlanmasını talep edebilirsiniz.
Bilirkişi Raporu Nasıl Olmalı
Raporun nasıl olması gerektiğini resmi bir süreç izliyorsanız talepte bulunan mahkeme, hakem ya da savcılık makamı belirler. Ancak bireysel bir talebiniz var ise rapor alanında uzman adı sanı duyulmuş ve o konuda görüşlerine başvurulan bir isim olmalıdır.
Bilirkişiler uzun süren ve meşakkatli bir eğitimin sonunda o sertifikayı alabilirler.
Bilirkişi Raporu Mahkemeyi Nasıl Etkiler
Ceza Yargılaması, Hukuk Yargılaması, Tespit Davaları, Kovuşturma ve Soruşturma aşamalarında uyuşmazlığa ilişkin meselelerin çözümü için özel yetenek bilgi birikimi gerektiği durumlarda başvurulan usul hukuku kurumudur.
Talep edilen raporlar mahkemeyi bağlayıcı nitelikte değildir. ATK’nın yaptığı mütalaa Üniversitelerden de istenebilir. Bir olayla ilgili onlarca uzman rapor hazırlayarak mahkemeye sunulabilir ve hepsi de farklı tespitler olabilir. Uzman raporları mahkemelerce diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirilir.
Mahkemede Bilirkişi Raporundan Sonra Ne Olur
Uzmandan gelen mütalaa mahkemeye sunulduktan sonra taraflara bu duruma itiraz etmeleri için 2 haftalık süre verilir. Taraflar raporu inceledikten sonra kendi lehlerine olan tarafı kabul ederek raporun bir bölümüne de itiraz edebilir. komple sunulan mütalaaya da itiraz edilebilir.
Mahkemede tek bir bilirkişi incelemesi bekleniyorsa bu aşamadan sonra karara çıkılabilir. Ya da tarafların talepleri varsa bununla ilgili değerlendirme yapılır. Ancak şunu söylemekte fayda var. Bilirkişi değerlendirmeleri mahkemelerde en fazla vakit alan bölümlerden bir tanesidir. Bu aşama geçildikten sonra mahkemenizin çokta uzun sürmeyeceğini söyleyebiliriz.
İs Mahkemesi bilirkişi raporu geldikten sonra sürecin büyük bir bölümü tamamlanmış sayılır. Bu raporun ardından davanızın son aşamasına gelmiştir. Hesaplama raporu ise mahkemeye gelen evrak, hakimin tetkiki ve tarafların itirazı yok ise iş mahkemesi bilirkişi raporunun ardından bir duruşma sonra karara çıkılabilir.
Bilirkişi Raporu Ücreti
Hazırlanan raporlar ücrete tabiidir. Her uzman raporunun belli bir bedeli vardır. Raporu nereden ve nasıl aldığınızla ilgilidir biraz da ücret kısmı. Mahkeme tarafından talep edilen raporlar devlet tarafından belirlenerek resmi gazetede yayınlanır. 2021 yılında yayınlanan tarifelere göre en düşük bilirkişi ücreti 240 lira, en yüksek bilirkişi ücreti ise 640 olarak belirlenmiştir.
Bilirkişi Raporu Ne Kadar Sürede Gelir
Hazırlanan rapor mahkemeye sunulduktan sonra ya da tahkim komisyonuna sunulduktan sonra yasal olarak 15 günlük itiraz hakkı tanınmıştır. 15 günlük yasal süre içerisinde raporu itirazlarınızı yapmalısınız. Aksi takdirde rapor kesinlik kazanır. Bilirkişi raporuna itiraz süresini kaçırmak o raporu kabul etmek anlamına gelir. Bilirkişi Raporuna İtiraz Süresi Geçerse ikinci bir ihtimal olarak yeni bir rapor talebinde bulunabilirsiniz ancak size bir hayli vakit kaybettirecektir.
Bilirkişi Raporuna İtiraz Süresi
Uzman raporlarıyla ilgili düzenleme 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 281. maddesinin birinci fıkrasında yapılmıştır.
HMK Madde 281’e göre
- Taraflar, uzman raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.
- Uzman raporuna karşı talebin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor veya imkânsız olması ya da özel yahut teknik bir çalışmayı gerektirmesi hâlinde yine bu süre içinde mahkemeye başvuran tarafa, sürenin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve iki haftayı geçmemek üzere ek süre verilebilir.(Eklenen cümle, 28.07.2020T. 7251 Sy.Kanun-24.madde)
- Mahkeme, raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden, yeni sorular düzenlemek suretiyle ek rapor alabileceği gibi, tayin edeceği duruşmada, sözlü olarak açıklamalarda bulunmasını da kendiliğinden isteyebilir.
- Mahkeme, gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabilir.
CMK Madde 67 ‘ye göre ise
- Cumhuriyet savcısı, katılan, vekili, şüpheli veya sanık, müdafii veya kanunî temsilci, yargılama konusu olayla ilgili olarak veya raporun hazırlanmasında değerlendirilmek üzere ya da rapor hakkında, uzmanından bilimsel mütalaa alabilirler. Sadece bu nedenle ayrıca süre istenemez.
- Bilirkişi incelemeleri tamamlandığında, yeni bilirkişi incelemesi yapılması veya itirazların bildirilmesi için istemde bulunabilmelerini sağlamak üzere Cumhuriyet savcısına, katılana, vekiline, şüpheliye veya sanığa, müdafiine veya kanunî temsilciye süre verilir. Bu kişilerin istemleri reddedildiğinde, üç gün içinde bu hususta gerekçeli bir karar verilir.
Avukatın Bilirkişi Raporuna İtiraz Etmemesi
Davanız devam ettiği esnada bilirkişi raporları geldiği zaman bu konuda sizin yetkilendirdiğiniz avukat size bilgi vermek zorundadır. Raporu birlikte değerlendirerek bir karar vermeniz gerekmektedir. Yazılan mütalaa sizin lehinize ise ona göre hareket edersiniz. Ancak istediğiniz bir sonuç çıkmamış ise gerekli tedbirleri alarak davayı istediğiniz noktaya çekmek için gerekli girişimleri yapabilirsiniz.
Avukatın bilirkişi raporuna itiraz etmemesi hukuki bir sorumluluk doğurur. Neticede o rapora itiraz edilmedi diye hak kaybı yaşandı ise dava sonunda karşı dava açarak bunu avukatınızdan talep edebilirsiniz. Aynı zamanda tam olarak size olan sorumluluklarını yerine getirmediği için de baroya şikayet ederseniz ilgili yaptırım uygulanır. Bilirkişi raporuna itiraz etmeyen avukatın süreç sonunda çok başı ağrıyacaktır diyebiliriz…
Bilirkişi Raporuna İtiraz Edilmemesi bazı durumlarda hak kayıplarına sebep olabilir.
Bilirkişi Raporlarında Çelişki Nasıl Giderilir
Mahkemede talep edilen bilirkişi raporunuz geldi. Ve taraflardan bir tanesi bu rapora itiraz etti. İkinci farklı bir uzmandan yeni bir rapor talep edildi. Her iki rapor arasında ise farklar olduğu görüldü. Siz kendi lehinize olan raporun kullanılmasını talep edebilirsiniz ancak bilirkişi raporuna itiraz edilmemesi mahkeme sizin talep ettiğiniz raporu kullanabilir. Bilirkişi Raporuna İtiraz yeni bir rapor için bir başka bilirkişi ataması yapılır. Bu durum CMK madde 67 ile düzenlenmiştir.
- Birden çok atanmış bilirkişiler değişik görüşleri yansıtmışlarsa veya bunların ortak sonuçlar üzerinde ayrık görüşleri varsa, bu durumu gerekçeleri ile birlikte rapora yazarlar.
- (Değişik: 3/11/2016-6754/45 md.) Uzman, raporunda ve sözlü açıklamaları sırasında çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hususlar dışında açıklama yapamaz; hâkim tarafından yapılması gereken hukukî nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunamaz.
- Uzman tarafından düzenlenen rapor örnekleri, duruşma sırasında Cumhuriyet savcısına, katılana, vekiline, şüpheliye veya sanığa, müdafiine veya kanunî temsilciye doğrudan verilebileceği gibi; kendilerine iadeli taahhütlü mektupla da gönderilebilir.
Bilirkişi Raporu Örneği
Örnek uzman raporları size bir yol gösterecek kendi durumunuzla ilgili en azından bir öngörü de bulunmanıza katkı sağlayacaktır. Bilirkişi raporu örnekleri ile yeni bir yol haritası belirleyebilirsiniz. Bilirkişi raporları kişiye özel düzenlenir. KVKK kapsamında bir başkasının bilirkişi raporunu internet ortamında yayınlamak uygun değildir ve ciddi yaptırımları vardır.
Kişisel bilgilerini gizlediğimiz birkaç rapor örneğini size fikir vermesi açısından burada yayımlıyoruz. Raporlar tamamen hayali kişilerden ve olaylardan kurgulanmıştır. Ancak içerisindeki bilgiler, hesaplamalar ve yapılan değerlendirmeler tamamen usule uygun ve olması gerektiği şekildedir.
Davalarda hesaplama üzerine uzman raporları alındığı gibi dava konusuyla ilgili uzmanlık gerektiren alanlarda da konunun uzmanı olan kişiler dava hakkında talep olması durumunda mütalaa verebilirler. Bir başka örnek daha paylaşıyorum sizinle. İlgili rapor örneği deniz ve su ürünleriyle ilgili bir dava da konunun uzmanı profesörler ve akademisyenler tarafından hazırlanmıştır.
Tıbbi Bilirkişi Raporu Örneği
Mahkemelerde çok defa adli tıp uzmanları mütalaa sunarlar. Örnek üzerinden anlatalım; yaralanmalı trafik kazalarında yaralanmanın ne boyutta olduğunun tespiti için inceleme yapılır. Bu tarz durumlarda Adli Tıp Kurumu devreye girer. Doktor bilirkişi raporu örneği incelenerek nasıl bir rapor yazıldığına bakabilirsiniz.
UYAP Bilirkişi Raporu Görüntüleme
Ulusal yargı ağı üzerinden bilirkişi raporu görüntülemek için kişisel vatandaş UYAP girişinizi kullanmalısınız. Vatandaş UYAP üzerinden bütün mahkeme evraklarınıza ulaşabilirsiniz. Onun dışında bilirkişilik mesleğini icra edenler için UYAP üzerinden ayrı bir giriş portalı bulunmaktadır. Oradan atanan davalarını ve ilgili adli mercileri görüp görevlerini yerine getirebilirler.
Bilirkişi Raporu Sonucunu Nasıl Öğrenebilirim
Vatandaşların merakla sonunu bekledikleri ve en çok sordukları sorudur. Bilirkişi raporum geldi mi, acaba sonucu ne oldu, Bilirkişi raporu sonucunu nasıl öğrenebilirim, nereden sorabiliriz acaba diye bu sorular uzar gider. Raporlar kişilere iletilmez ya mahkemeye gönderilir ya savcılığa ya da ilgili sürecin yürütüldüğü makama iletilir. Mütalaa raporu sonucunuza ancak sizi temsil eden Avukat ulaşabilir ya da ilgili birimler ile iletişim kurarak sonucunu öğrenebilir.
Trafik Kazası Bilirkişi Raporu
Trafik kazalarında uzman raporlar hayati önem taşımaktadır. Öyle ki davanın seyrini bilirkişi raporları belirler diyebiliriz. Trafik kazalarında 3 ayrı uzman raporu talep edilir duruma göre bu raporların sayısı artabilir de azalabilir de. Trafik kazalarında kusura ilişkin hazırlanan rapora dava da sizi en çok etkileyen etmenlerin başında gelir. Kusura göre ceza alır kusura göre beraat eder kusura göre tazminat miktarınız belirlenir.
Tazminat Hesaplama Bilirkişi Raporu
Tazminat hesaplamaları uzman bilirkişiler tarafından yapılır. Aktüerya uzmanı olarak tabir edilen bu kişiler mahkemelerin envanterinde bulunur her yıl ayrı bir şekilde seçimleri yapılır. Büyük çoğunluğu üniversitelerin aktürya ve risk analizi bölümünden mezun olan bilirkişiler hesaplamaları elle manuel olarak yaparak mahkemeye sunarlar. Tazminat Hesaplama Bilirkişi Raporu davalarda ne kadar tazminat alınacağını tayin eder.
Aktüerya hesaplama davanın bütün detayları araştırılıp ortaya çıkarıldıktan sonra en son işlem olarak yapılır. Bu aşamadan sonra hesaplamalara itiraz gelmez ise dava karar aşamasına çıkarılır.
Trafik kazası Bedeni Hasar Bilirkişi Raporu
Yaralanmalı trafik kazalarında adli tıp uzmanları tarafından hazırlanan raporları adli tıp raporu adı da verilir. Uzman bilirkişi bedeni hasarı önce evraklar üzerinden değerlendirir daha sonra ise araza uğrayan kişinin muayenesi yapılarak sonuca ulaştırılır.
Adli Tıp Uzmanları Tıp Fakültesini Bitirdikten Sonra 4 yıl da adli tıp uzmanlığı eğitimi alırlar. Yaralanmalı trafik kazası adli tıp raporu davanın en önemli mütalaasıdır diyebiliriz. Uzman raporlarına itiraz edebilirsiniz. Yeniden değerlendirme talep edebilirsiniz. Trafik kazası bilirkişi raporuna itiraz hakkınız olduğu gibi aynı raporu siz de dışarıdan bir başka uzmana hazırlatarak mahkemeye sunabilirsiniz.
Trafik Kazalarında Bilirkişi Raporu İstemi
Trafik kazası davaları çok defa uzman raporları ile aydınlatılarak çözümü kavuşturulur. Üzerinde ihtilaf bulunan konu ile ilgili uzmanlar devreye girerler. Mesela aracın teknik aksamından kaynaklanan bir problemden dolayı kaza yapıldığı iddia ediliyorsa konuyu araştırıp mahkemeyi bilgilendirmesi için makine mühendisi uzmanlar devreye girerek talebi değerlendirir.
İş Kazası Bilirkişi Raporu
İş kazalarında bilirkişi raporu yine hayati önem taşır. Kazanın oluş şekli, kusurun kimde olduğu, yaralanmanın sebep olduğu iş gücü kaybı, tazminat aşamasında ne kadar para alınacağı bu ve bunun gibi hususlar alanında uzman bilirkişiler tarafından hazırlanarak mahkemeye sunulur. Mahkeme elindeki deliller ifadeler ilgili materyalleri bir bütün olarak değerlendirir ve ona göre karar verir.
İş Kazası Kusur Bilirkişi Raporu
İş kazalarında kusurun kimde olduğunun tespiti için uzman görevlendirmesi SGK tarafından yapılır. Olay yerine giden ekipler önce bölgede inceleme yaparlar, olayın tanıklarını dinlerler, görüntü varsa onları izlerler kaza geçiren kişinin geçmişine sertifikalarına ve gerekli görülen her türlü delile ulaşarak değerlendirmelerini yaparlar.
İş kazalarının içerisinde çok sayıda rapor hazırlanabilir. Bir bütün olarak davanın seyrini belirleyen raporlar itiraza da tabiidir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Bilirkişi Raporu
Sigorta Tahkim komisyonuna başvuru yapıldıktan sonra bütün süreçler kapalı devre usulü içeriden talimat yoluyla yürütülmektedir. Dosyanızda yapılacak bilirkişi incelemesi Sigorta Tahkim Komisyonu Bilirkişi Listesi içerisinden seçilmektedir.
Sigorta tahkimde yapılan bilirkişi incelemeleri çok defa tartışmalara sebep olmuştur. Tahkimin yapısı ve işleyişi itibari ile orada sigorta kurumlarına karşı hakkını arayan vatandaşları çaresiz bırakabilmektedir. Eli kolu bağlı olan mağdurlar. Sigorta hakemleri ile özellikle uzmanların verdiği raporlar için mail yolu ile iletişim kurarak itirazlarını ve olmasına gerekenleri dile getirebilmektedir. Ancak burada hakemin tutumu ve olaya ne kadar vakıf olduğu süreci belirlemektedir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Adli Tıp Raporu
Sigorta tahkim komisyonu yaralanmalı vakalar içinde vatandaşların başvurduğu bir noktadır. Son bir kaç yıldır kurumda uygulanan adli tıp raporu sistemi tartışmaları da beraberinde getirmektedir. Mütalaa sunan Adli Tıp uzmanlarının çok dosyayı evrak üzerinden inceleyerek karar vermeleri ve daha önce bu tarz dosyalar üzerinde tecrübeleri bulunmaması sebebiyle mağduriyetler yaşanmaktadır.
Sigorta Tahkim Komisyonu Bilirkişi Raporuna İtiraz
Tahkimde çıkan bilirkişi raporu örneği ilgili başvurana mail yolu ile iletilmektedir. Çok defa hakem bilirkişinin verdiği bu raporla ilgili mail yolu ile gün belirlemekte ve şu kadar günde bu rapora itiraz edebilirsiniz denilmektedir. Burada yaşanan olumsuzluklar can yakmaktadır. Dosyanızı yürüten avukat bu noktada dikkatli olmalı!
Dijital yollarla yürütülen süreçlerle ilgili itirazlar ilgili kanun maddesinde belirlenmesine karşın bu noktada tahkimin kurumsal bir duruşu yoktur. Dosya hakemi kanun maddesini ve ilgili mevzuatı biliyorsa zaten sorun çıkmayacaktır. Ancak bu konuyla ilgili problemlerin sıkça yaşandığını belirtmekte fayda var.
Sigorta tahkim komisyonu bilirkişi raporuna itiraz süresi 10 gündür. Tahkimin belirlediği ve sitesinde yer alan kriterlere göre 10 içinde yapılmayan itirazlar sonucunda verilen rapora göre hareket edilecektir.
Sigorta Tahkim bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi
Tahkim kurulu bilirkişileri tarafından verilen raporlarda itiraza tabiidir. Kanunda belirtilen süreler dikkate alınarak itiraz dilekçesi hazırlanmalıdır. Sigorta tahkimin kendi iç işleyişi vardır. Elle yazacağınız bir dilekçe örneği orada işe yaramayabilir. Tahkimin sunduğu formlar doldurularak süreç ilerlemektedir. Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Formu Örneği ile ilgili uzman raporuna itiraz etmelisiniz.
Uzman görüşüne itirazınız var ise İtiraz Başvuru Formu doldurulmalıdır. Bu form yine avukat vasıtasıyla doldurulup sürecin takip edilmesi tavsiye edilmektedir. ilgili formu burada paylaşıyorum. Verdiğim linke tıklayarak indirip kullanabilirsiniz.
Sigorta Tahkim İtiraz Başvuru Formu PDF
Sigorta Tahkim Bilirkişi Rapor Ücreti
Sigorta Tahkim’de bir dosya da inceleme yapıldıktan sonra bilirkişi ataması olduysa önce ücretini ödemeniz gerekmektedir. Sigorta Tahkim Komisyonu Bilirkişilik Ücret Tarifesi her yıl kurum tarafından belirlenmektedir. Ücret tarifesi dosyanızın durumuna göre 300 – 400 lira arasında değişmektedir.
1- Adli trafik 350 TL
2- Değer kaybı tazminatı 300 TL
3- Değer kaybı hariç diğer motorlu araç sigortalarına ilişkin
tazminatlar 400 TL
4- Sakatlık/destekten yoksun kalma ve diğer bedeni zararlara
bağlı tazminatlar 400 TL
5- Yangın, doğal afetler, mühendislik ve diğer sigorta dallarına
ilişkin tazminatlar 400 TL
6- Sağlık/hastalık ve hayat sigortasına ilişkin tazminatlar 400 TL
7- Tarım sigortaları tazminatları 400 TL
8- Diğer 400 TL
Bilirkişi Raporuna İtiraz Nasıl Yapılır?
Rapor taraflara tebliğ edildikten sonra iki haftalık süre içerisinde rapora dair itirazlar yapılmalıdır. Fiziki hatalara yönelik, yapılan tespitlere yönelik kısmı rette yapılabilir. Ya da rapora tamamen itiraz da edilebilir. Mahkemeye bir dilekçe ile ilgili rapora itiraz edebilirsiniz.
Bilirkişi Raporu İtiraz Dilekçesi Örneği
Öncelikle dilekçe nasıl yazılır konusuyla ilgili bilgilendirme yapalım. Kimlik bilgileriniz ile birlikte ilgili makamı adres göstererek meramınızı anlatmanızdır. İtiraz dilekçesinin hazırlanmasında mutlaka bir avukata danışılmalı ya da onun gözetiminde hazırlanmalıdır. Çünkü yapılacak en ufak hata sizi çıkılmaz yollara sokabilir!
Vatandaş diliyle yazılan dilekçelerde tabii mahkemeler tarafından kabul görmektedir. Ancak dilekçe hukuki bir kavramdır ve mutlaka az da olsa hukuki bilgi içermelidir. İtiraz dilekçesi çok açık ve net olarak neye karşı çıktığınızı anlatmalıdır.
Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi Örneği
…….. MAHKEMESİ’NE
Dosya No : 34…./……..
DAVALI : ………………………………………
VEKİLİ : ……………………………………….
DAVACI : ……………………………………….
VEKİLİ : ……………………………………….
KONU : Bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi nin arzıdır.
AÇIKLAMALARIMIZ
Sayın Mahkemenizin yukarıda esas numarası verilen dosyasında, davacı tarafın haksız ve hukuka aykırı talepler ile müvekkil aleyhine açtığı davada sayın bilirkişi eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeler ile rapor hazırlamıştır. Aşağıda da ayrıntılı olarak açıklayacağımız sebepler ile dosyanın yeniden bilirkişiye tevdii gerekmektedir. Şöyle ki;
…………………………………………………………………………………………………………………………………………
…………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………..
Rapor, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan kaleme alınmıştır ve hesap hataları barındırmaktadır. Bu hali ile rapor gerçeği yansıtmamaktadır. Bundan dolayı mahkeme kararına dayanak olması mümkün değildir. Açıklanan bu nedenler doğrultusunda, söz konusu bilirkişi raporuna itiraz etmek ve dosyanın yeni bir bilirkişiye tevdine karar verilmesini talep etmek zorunluluğumuz doğmuştur.
SONUÇ ve İSTEM : Yukarıda sayılan ve resen göz önünde bulundurulacak nedenlerle; eksik araştırmalar ve hatalı hukuki değerlendirmeler ile hazırlanmış olan …/…./……. tarihli bilirkişi raporuna itirazlarımız doğrultusunda yeniden ve mutlaka başka bilirkişiden bilirkişi raporu aldırılmasına, Sayın Mahkemenizce bu talebimizin uygun görülmemesi halinde itirazlarımız doğrultusunda ek rapor alınması için dosyanın bilirkişiye tevdine; en nihayetinde davanın reddine karar verilmesini saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz.
Davalı Vekili
……………………………
İtiraz dilekçesi Örneğini kendi bilgilerinizi gireceğiniz şekilde hazırlayarak buraya bırakıyoruz. İhtiyaç halinde linke tıklayarak indirip kullanabilirsiniz.
Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi Örneği word
Bilirkişi Raporu Emsal Yargıtay Kararları
Yargıtay kurumları hemen hemen bir çok davada olduğu gibi bilirkişilerle ilgili tartışmalara da son noktayı koyan kararlar almıştır. Yargıtayın aldığı kararlar ışığında bilirkişiler de görevlerini icra etmektedir. Yargıtay kararlarının büyük çoğunluğu bilirkişinin verdiği mütalaaların sadece fikir verme amaçlı olduğu ve kararın yine yüksek mahkemenin vereceğine vurgu yapmıştır.
“HMK’nın 293. maddesi hükmü kapsamında tarafların aldığı Uzman Görüşü; Takdiri Delil niteliğindedir. Uzman’ın duruşmada dinlenilip dinlenilmemesi Hakim’in takdir edebileceği bir husustur. (Bozma)(15)”
Yargıtay (15.) Hukuk Dairesi, 2019/748 E., 2019/3857 K., 09.10.2019 T.
Yargıtay (15.) Hukuk Dairesi, 2017/2121 E., 2018/1651 K., 19.04.2018 T.
Yargıtay (15.) Hukuk Dairesi, 2017/1083 E., 2017/3122 K., 25.09.2017 T.
Yargıtay (15.) Hukuk Dairesi, 2019/2249 E., 2019/5266 K., 19.12.2019 T.
Yargıtay (11.) Hukuk Dairesi, 2016/12010 E., 2018/6678 K., 25.10.2018 T.
Yargıtay (11.) Hukuk Dairesi, 2015/10467 E., 2016/5052 K., 04.05.2016 T.
Yargıtay (11.) Hukuk Dairesi, 2015/2448 E., 2015/9719 K., 01.10.2015 T.
Yargıtay (17.) Hukuk Dairesi, 2014/22849 E., 2017/1443 K., 14.02.2017 T.
Yargıtay (13.) Hukuk Dairesi, 2014/43980 E., 2015/36163 K., 10.01.2015 T.
Yargıtay (17.) Hukuk Dairesi, 2014/3877 E., 2015/2090 K., 17.02.2015 T.
Yargıtay (23.) Hukuk Dairesi, 2015/6244 E., 2016/5137 K., 22.11.2016 T.
Yargıtay (11.) Hukuk Dairesi, 2015/7580 E., 2016/3513 K., 31.03.2016 T.
Yargıtay (4.) Hukuk Dairesi, 2014/2046 E., 2014/17010 K., 11.12.2014 T.
Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi, 2015/26629 E., 2016/2164 K., 26.01.2016 T.
Yargıtay (11.) Hukuk Dairesi, 2019/4265 E., 2019/8115 K., 11.12.2019 T.
O kararlardan bir tanesini burada paylaşıyorum
BİLİRKİŞİNİN TAKTİRİ DELİL NİTELİĞİNDE OLDUĞU
İlgili Kanun / Madde
4857 S. İşK/22
6100 S.HMK/278,290
T.C.
YARGITAY
22. Hukuk Dairesi
Esas No. 2016/11941
Karar No. 2019/9406
Tarihi: 24.04.2019
l BİLİRKİŞİNİN TAKTİRİ DELİL NİTELİ-ĞİNDE OLDUĞU
l ÇÖZÜMÜ TEKNİK VEYA ÖZEL BİLGİYİ GEREKTİREN HALLERDE BİLİRKİŞİ İNCE-LEMESİNE BAŞVURULABİLECEĞİ
l BİLİRKİŞİLERE TARAFLARI DİNELEME l YETKİSİ VERİLEBİLECEĞİ ANCAK BU YETKİYİ VERİRKEN BİR TARAF OLMADAN DİĞER TARAFIN DİNLENMESİNİN OLANAKLI OLMADIĞININ ÖNCEDEN HATIRLATIL-MASININ GEREKMESİ
l YERİNDE İNCELEME YETKİSİ VERİLEN HALLERDE TARAFLARA İNCELEME TARİH VE SAATİ BİLDİRİLMEDEN YAPILAN İNCELE-MENİN DİNLENME HAKKININ İHLALİ OLDUĞU
l KEŞİFİN MAHKEMELERCE YAPILACAĞI
l İŞ KOŞULLARINDA BİR AĞIRLAŞTIRMA OLUP OLMADIĞINA YÖNELİK BİR UYUŞMAZLIĞIN TEMELDE HUKUKİ BİR DEĞERLENDİRMEYİ ZORUNLU VE GEREKLİ KILDIĞI
l UYUŞMAZLIĞIN ESASI HAKKINDA SALT BİLİRKİŞİ RAPORU DOĞRULTUSUNDA KARAR VERİLEMEYECEĞİ
ÖZETİ: 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunundan farklı olarak yeni Kanunda “çözümü hukuk dışında” ibaresi ve “taraflardan birinin talebi üzerine veya kendiliğinden” ibaresi getirilmiştir. Bu düzenlemelere göre mahkemeler çözümü teknik veya özel bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi uygulamasına gitmektedirler.
Esasen hakim hukuki uyuşmazlıkları çözmede uzman bir kişidir. Bilirkişi ise kendi uzmanlığı ile hakime yardımcı olan süjedir.6100 sayılı Kanunu’nun ‘Bilirkişinin yetkileri’ başlığını taşıyan 278. maddesinde, bilirkişinin görevini, mahkemenin sevk ve idaresi altında yürüteceği; görev alanı veya sınırları hakkında tereddüde düşerse, bu tereddüdünün giderilmesini her zaman mahkemeden isteyebileceği düzenlenmiştir.
Aynı maddenin 3. fıkrasında, bilirkişinin incelemesini gerçekleştirirken ihtiyaç duyarsa, mahkemenin de uygun bulması kaydıyla, tarafların bilgisine başvurabileceği ancak bu halde mahkemece bilirkişiye taraflardan biri bulunmaksızın diğerinin dinlenemeyeceği hususunun önceden hatırlatılacağı öngörülmüştür. Ayrıca ilgili hükümde bilirkişinin oy ve görüşünü açıklayabilmesi için bir şey üzerinde inceleme yapmasının zorunlu olması halinde, gerekli incelemeyi mahkeme kararı ile yapabileceği ve bu işlemin icrası sırasında tarafların da hazır bulunabilecekleri açıkça düzenlenmiştir (m.278/4).
Öncelikle ifade etmek gerekir ki, davacının mahkemece bilirkişilere verilen yerinde inceleme yetkisi kapsamında, bu inceleme sırasında hazır bulunma hakkının bulunduğu açıktır. (HMK. m.278/4). Davacının yerinde incelemenin yapılacağı gün ve saatten haberdar olmaması, bu hakkın kullanılmasının engellenmesi anlamına geleceğinden hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğindedir. Ancak somut olay yönünden ele alınması gereken bir diğer husus, uyuşmazlığın çözümünde bilirkişi heyetine işyerinde inceleme yetkisi verilmesinin yerinde olup olmadığıdır.
Mahkemece, bilirkişi raporuna itibar edilerek davacının paketleme bölümüne geçirilmek istenmesinin esaslı bir değişiklik oluşturmadığı, işverenin yönetim hakkı kapsamında bulunduğu, iş sözleşmesinin davalı tarafça, davacının tel çember bölümündeki yeni görevini ret ederek eski bölümünde çalışmak istemesi sonucunda feshedildiği, davacının verilen görevi yapmamakta ısrar ettiği, feshin haklı nedene dayalı olduğu sonucuna varılmıştır.
Oysa, iş koşullarında bir ağırlaşma meydana gelip gelmediğine yönelik bir uyuşmazlık temelde hukuki bir değerlendirmeyi zorunlu ve gerekli kılmaktadır. Bu bakımdan, mahkemece gerekli görüldüğü takdirde, talep olmasa dahi, işyerinde keşif yapılarak bu değerlendirmenin yapılabilmesi mümkün olduğu halde, uyuşmazlığın esası hakkında salt bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi yerinde olmamıştır.
Diğer taraftan hâkim, uyuşmazlık konusu hakkında bizzat duyu organları yardımıyla bulunduğu yerde veya mahkemede inceleme yaparak bilgi sahibi olmak amacıyla keşif yapılmasına da karar verebilir. Hâkim gerektiğinde bilirkişi yardımına başvurur (m.288). Keşif kararı, sözlü yargılamaya kadar taraflardan birinin talebi üzerine alınabileceği gibi resen de alınabilir. 6100 sayılı Kanunun 290. maddesine göre bu halde, keşfin yeri ve zamanı mahkeme tarafından tespit edilir. Keşif, taraflar hazır iseler huzurlarında, aksi takdirde yokluklarında yapılır. Mahkeme keşif sırasında tanık ve bilirkişi dinleyebilir.
Keşif sırasında, yapılan tüm işlemler ve beyanları içeren bir tutanak düzenlenir. Plan, çizim, fotoğraf gibi belgeler de tutanağa eklenir. (m.290/2)İş koşullarında bir ağırlaşma meydana gelip gelmediğine yönelik bir uyuşmazlık temelde hukuki bir değerlendirmeyi zorunlu ve gerekli kılmaktadır. Bu bakımdan, mahkemece gerekli görüldüğü takdirde, talep olmasa dahi, işyerinde keşif yapılarak bu değerlendirmenin yapılabilmesi mümkün olduğu halde, uyuşmazlığın esası hakkında salt bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi yerinde olmamıştır
DAVA. Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde emaye bölümünde usta olarak kesintisiz çalışmakta iken yükleme işi sırasında iş kazası geçirdiğini, raporlu olduğu sürenin bitiminden sonra eski işi yerine bir başka işte görevlendirildiğini, bu durumu kabul etmemesi üzerine iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiğini, giriş kartının elinde alındığını ve kendisine birtakım belgeler imzalatılmak istendiğini, bu uygulamanın İş Kanunu’nun 22. maddesine aykırı olduğunu ileri sürerek, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının emaye bölümü ustası olmayıp vasıfsız işçi olduğunu, davacının kendi kusuru ile iş kazasına sebep olduğunu, davacının rapor bitiminde kendisine verilen işleri yapmaktan kaçındığını ve işyerinden ayrıldığını, işten çıkartılması söz konusu olmayıp aksine istifa ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Hukukumuza göre bilirkişi incelemesi takdiri bir delil olup kesin delillerden değildir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 266. maddesinde “bilirkişiye başvurulmasını gerektiren haller” başlığı altında mahkemenin, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verebileceği (Değişik cümle: 3/11/2016-6754/49 md.), ancak genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamayacağı (Ek cümle: 3/11/2016-6754/49 md.) düzenlenmiştir.
Görüldüğü gibi 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunundan farklı olarak yeni Kanunda “çözümü hukuk dışında” ibaresi ve “taraflardan birinin talebi üzerine veya kendiliğinden” ibaresi getirilmiştir. Bu düzenlemelere göre mahkemeler çözümü teknik veya özel bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi uygulamasına gitmektedirler. Esasen hakim hukuki uyuşmazlıkları çözmede uzman bir kişidir. Bilirkişi ise kendi uzmanlığı ile hakime yardımcı olan süjedir.6100 sayılı Kanunu’nun ‘Bilirkişinin yetkileri’ başlığını taşıyan 278. maddesinde, bilirkişinin görevini, mahkemenin sevk ve idaresi altında yürüteceği; görev alanı veya sınırları hakkında tereddüde düşerse, bu tereddüdünün giderilmesini her zaman mahkemeden isteyebileceği düzenlenmiştir.
Aynı maddenin 3. fıkrasında, bilirkişinin incelemesini gerçekleştirirken ihtiyaç duyarsa, mahkemenin de uygun bulması kaydıyla, tarafların bilgisine başvurabileceği ancak bu halde mahkemece bilirkişiye taraflardan biri bulunmaksızın diğerinin dinlenemeyeceği hususunun önceden hatırlatılacağı öngörülmüştür. Ayrıca ilgili hükümde bilirkişinin oy ve görüşünü açıklayabilmesi için bir şey üzerinde inceleme yapmasının zorunlu olması halinde, gerekli incelemeyi mahkeme kararı ile yapabileceği ve bu işlemin icrası sırasında tarafların da hazır bulunabilecekleri açıkça düzenlenmiştir (m.278/4).
Diğer taraftan hâkim, uyuşmazlık konusu hakkında bizzat duyu organları yardımıyla bulunduğu yerde veya mahkemede inceleme yaparak bilgi sahibi olmak amacıyla keşif yapılmasına da karar verebilir. Hâkim gerektiğinde bilirkişi yardımına başvurur (m.288). Keşif kararı, sözlü yargılamaya kadar taraflardan birinin talebi üzerine alınabileceği gibi resen de alınabilir. 6100 sayılı Kanunun 290. maddesine göre bu halde, keşfin yeri ve zamanı mahkeme tarafından tespit edilir. Keşif, taraflar hazır iseler huzurlarında, aksi takdirde yokluklarında yapılır. Mahkeme keşif sırasında tanık ve bilirkişi dinleyebilir.
Keşif sırasında, yapılan tüm işlemler ve beyanları içeren bir tutanak düzenlenir. Plan, çizim, fotoğraf gibi belgeler de tutanağa eklenir. (m.290/2) Somut uyuşmazlıkta davacı iş kazasından önce çalıştığı bölümün emaye kaplama bölümü olduğunu, işgöremezlik rapor süresinin bitiminde paketleme bölümünde görevlendirildiğini bu görevlendirmenin İş Kanunu’nun 22. maddesi bağlamında esaslı bir değişiklik olduğunu ve yeni görev yerindeki iş koşullarının ağırlaştığını ileri sürmüştür. Mahkemece tarafların tanıkları dinlendikten sonra 07.07.2015 tarihli celsede, “ işyerinde inceleme yetkisi verilmek sureti ile teknik bilirkişinin de aralarında bulunduğu dosyanın mahkemece seçilecek uzman bir bilirkişilere tevdi edilerek iddia, savunma ve mevzuat hükümleri doğrultusunda rapor aldırılmasına” karar verilmiştir.
Makine Yüksek Mühendisi ile Çalışma Ekonomisi ve Endüstriyel İlişkiler Uzmanı (Hukukçu) bilirkişilerden oluşan bilirkişi heyeti tarafından işyerinde yapılan inceleme sonrasında düzenlenen 28.10.2015 tarihli rapora, davacı tarafından itiraz edilmiştir. Söz konusu rapora karşı özellikle, yerinde incelemenin mahkeme aracılığıyla yapılması gerektiği, ayrıca incelemeden haberdar olmadıkları, bu sebeple inceleme sırasında hazır bulunamadıkları noktasında itiraz edilmiş ise de mahkemece bu itiraz dikkate alınmaksızın rapor doğrultusunda davanın reddine dair hüküm kurulmuştur.
Ne var ki, somut olayda davacının çalıştığı bölümün değiştirilmesi ve bölüm değişikliğinin iş koşullarını ağırlaştırıp ağırlaştırılmadığı uyuşmazlık konusu olup, bu uyuşmazlığın çözümü İş Kanunu’nun 22. maddesi bağlamında bir araştırma ve incelemeyi zorunlu kılmaktadır. Öncelikle ifade etmek gerekir ki, davacının mahkemece bilirkişilere verilen yerinde inceleme yetkisi kapsamında, bu inceleme sırasında hazır bulunma hakkının bulunduğu açıktır. (HMK. m.278/4). Davacının yerinde incelemenin yapılacağı gün ve saatten haberdar olmaması, bu hakkın kullanılmasının engellenmesi anlamına geleceğinden hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğindedir.
Ancak somut olay yönünden ele alınması gereken bir diğer husus, uyuşmazlığın çözümünde bilirkişi heyetine işyerinde inceleme yetkisi verilmesinin yerinde olup olmadığıdır.
Mahkemece, bilirkişi raporuna itibar edilerek davacının paketleme bölümüne geçirilmek istenmesinin esaslı bir değişiklik oluşturmadığı, işverenin yönetim hakkı kapsamında bulunduğu, iş sözleşmesinin davalı tarafça, davacının tel çember bölümündeki yeni görevini ret ederek eski bölümünde çalışmak istemesi sonucunda feshedildiği, davacının verilen görevi yapmamakta ısrar ettiği, feshin haklı nedene dayalı olduğu sonucuna varılmıştır.
Oysa, iş koşullarında bir ağırlaşma meydana gelip gelmediğine yönelik bir uyuşmazlık temelde hukuki bir değerlendirmeyi zorunlu ve gerekli kılmaktadır. Bu bakımdan, mahkemece gerekli görüldüğü takdirde, talep olmasa dahi, işyerinde keşif yapılarak bu değerlendirmenin yapılabilmesi mümkün olduğu halde, uyuşmazlığın esası hakkında salt bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi yerinde olmamıştır.
Kaldı ki somut olayda davacının iş kazası öncesinde çalıştığı birim ve görevi konusunda da uyuşmazlık bulunmakta olup, bu uyuşmazlığın çözümü de mahkemece yapılmalıdır. Netice itibariyle, açıklanan maddi ve hukuki olgular nazara alınmadan ve davacının hukuki dinlenilme hakkını ihlal edecek biçimde, eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.04.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.